Ortodonti; çapraşık diş ve uyumsuz çene ilişkilerini teşhis eden, önlemeye çalışan ve tedavi eden diş hekimliğinin bir uzmanlık dalıdır. Ortodonti bölümümüzde ortodontik tüm problemlerin takibi ve tedavisi yapılır.
ORTODONTİK PROBLEMLER NEDEN OLUŞUR VE NASIL TEDAVİ EDİLİR?
Çeneleri ilgilendiren bozukluklar (alt çenenin önde ya da geride olması gibi) genellikle genetiktir. Bu durumda hastanın yaşına göre tedavi yöntemine karar verilir. Eğer hasta ergenlik dönemindeyse ve üst veya alt çenesini ilgilendiren sorunu var ise ortodontik yöntemlerle tedavi edilebilir. Hasta yetişkinse şiddetli iskeletsel bozukluklar ortodonti-cerrahi iş birliği ile tedavi edilir. Fonksiyon bozukluklarına bağlı olarak da (ağız solunumu gibi) çene uyumsuzlukları oluşabilir. Ağız solunumu yapan bir hastada üst çene genellikle dar kaldığı için V formundadır.
Uzun süre yalancı emzik ya da biberon kullanma, parmak emme, tırnak yeme, vb. gibi alışkanlıklar da ortodontik bozukluklara sebep olabilir. Ortodontik bozukluklar olabildiğince erken tedavi edilmelidir. Böylece, basit bir aparey kullanımı ile kötü yönde etkilenecek olan iskeletsel bozukluğun önüne geçilmiş olur. Alışkanlıklar erken yaşta farkına varılırsa, bir takım alışkanlık kırıcı apareyler ile engellenebilir. Üst çenedeki iskeletsel darlık ortodontik apareyler yardımıyla tedavi edilebilir. Bazen birey çene kemiği boyutlarını ebeveynlerden birinden, diş boyutlarını diğerinden alır. Eğer çene büyük, diş küçükse dişler aralıklı olur veya bu durumun tersi görülür. Dilin normalden büyük olması, ağızda çekilmiş diş boşluklarının olması da dişlerin aralanmasına sebep olur.
Çene kemiği küçük, dişler büyükse dişler çeneye sığamaz ve çapraşıklık oluşur. Çapraşık dişlerin bir diğer sebebi de erken veya geç süt dişi kayıplarıdır. Her süt dişinin bir düşme zamanı vardır. Örneğin, 10 yaşında düşmesi gereken bir süt dişi 8 yaşında düşerse ağızda bulunan diğer dişler bu boşluğa doğru kayarlar ve oradan çıkması gereken diş kendine yer bulamaz. Bu durumda bu diş, diş kavsinin dış veya iç tarafında sürmeye başlar ya da bazı durumlarda gömük kalır.
Diş ve Çene Bozukluklarınızın Sebebi Nefes Alma Şekliniz Olabilir!
Ortodontik tedavi gerektirecek diş ve çene bozukluklarınızın nedeni, solunum şeklinizle ilişkili olabilir.
Önleyici ortodontik tedavi; büyüme gelişim çağındaki çocukların, normal büyümesini kötü yönde etkileyecek faktörlerin ortadan kaldırılmasını amaçlar. Bu faktörlerin başında, ağız solunumu gelmektedir.
Geniz eti ve bademcik büyümesi solunumu zorlaştırıyor
Solunum yolu üzerinde meydana gelen herhangi bir tıkanıklık, solunumun kısmen veya tamamen ağızdan yapılmasına neden olur. Büyümüş geniz eti üst solunum yolu tıkanıklığının, bademcik büyümesi veya iltihabı da alt solunum yolu tıkanıklığının en sık görülen etkenleridir. Özellikle okul öncesi dönemde en büyük boyutlarına ulaşan bu yapılar, çocukların burun solunumu yapmalarına engel olmaktadır.
Ağız, diş ve çene bölgesinde bozukluklara sebep oluyor
Hava yolunun yüzde 50’sinden fazla daralmasına neden olan durumlarda, diş ve çene yapısında bozukluklar meydana gelebilir. Öyle ki ağız solunumu yapan bireylerin, gösterdiği karakteristik özellikler ‘’adenoid yüz tipi‘’ olarak isimlendirilmiştir. Uzun ve dar bir yüz, kısa üst dudak, daralmış üst çene, ön alt ve üst dişler arasında açıklık, aşağı ve geriye doğru büyüyen alt çene gibi diş ve çene yapısını ilgilendiren bozukluklar meydana gelmektedir. Yapılan çalışmalar, burun solunumuna engel olan geniz etine sahip çocuklarda sıklıkla; obstrüktif uyku apne sendromunun meydana geldiğini, gelişim geriliğinin görüldüğünü, gündüz uykulu halin ve düşük okul başarısının bu durumu takip ettiği belirtilmiştir. Olumsuz etkilerinin oldukça fazla olduğu ağız solunumunun; ağız, diş ve çene bölgesinde meydana getirdiği bozuklukların elbette her yaşta ortodontik tedavisi mümkündür.
Erken dönemde fark edilirse müdahale gerekmeyebilir
Bu problemlere engel olmak adına, sıklıkla bademcik enfeksiyonu geçiren ve/veya burundan solunum yapamama şikayeti olan çocukların Kulak, Burun ve Boğaz Hastalıkları hekimleri tarafından muayene edilmesini önermekteyiz. Doktorunuzun uygun gördüğü durumlarda, baş ve yüz gelişiminin en yoğun olduğu dönemde yapılan geniz eti veya bademcik ameliyatlarının, ağız solunumunun neden olduğu bozukluklarda spontan iyileşme gösterdiği yapılan çalışmalarla doğrulanmıştır. Üst çene diş arkında genişleme, alt çenenin büyüme yönünün değişimi gibi önemli etkileri görülmüştür. Erken dönemde ağız solunumundan burun solunumuna geçişin; başka hiçbir müdahale gerektirmeden çene ve yüz yapılarında iyileşme göstermesi hem ortodontik tedavi hem de normal büyüme ve gelişim açısından oldukça önemlidir.
Bu belirtilere dikkat!
Bu nedenle, çocuğunuzun burundan nefes almada sıkıntı yaşadığını düşünüyorsanız, geceleri ağzı açık uyuyorsa, horluyorsa veya yukarıda bahsedilen diş ve çene bozukluklarına sahip ise ortodonti uzmanına başvurmayı ihmal etmeyiniz.
Erken Dönemde Yapılan Tel Tedavisinin Avantajları Nelerdir?
Erken tanı ve tedavi, birçok rahatsızlıkta olduğu gibi ortodontik tedavilerde de avantaj sağlıyor. Dişlerinde çapraşıklık, yamukluk, boşluk gibi şikayetleri olan kişilerde, erken dönemde yapılan müdahalelerde başarı oranı artmakta ve tedavi süresi kısalmaktadır. Bu nedenle, kişilerin tel tedavisi gibi tedavilerini çok geç olmadan yaptırmaları ve mümkünse tedaviye çocukluk döneminde başlanmaları daha faydalı olabilmektedir.
Erken tedavi birçok avantaj sağlıyor
Tel tedavisinde; erken tanı ve tedavi ile dişlerin daha normal yerlerinde sürmeleri sağlanabilir, daimi dişler için gerekli pozisyon korunabilir. Çene bozuklukları ve önde olan dişlerin kırılması önlenebilir. Bazı durumlarda ortodontik tedavilerde, çenenin öne veya arkaya itilmesi gibi işlemler söz konusu olabilir. Bu süreçler genellikle, çocukluk dönemlerinde yapılmaktadır. Eğer erken ortodontik tedavi gerekli ise ortodonti hekimi çenenin büyümesine ve dişlerin sürmesine rehberlik edebilir. Erken ortodontik tedavi ile üst ve alt diş kavislerinin genişliği düzenlenebilir, daimi dişler için yer kazanılabilir. Daimi diş çekimi mümkün mertebe azaltılabilir, dişlerin gömülü kalma riski azalır, parmak emme gibi alışkanlıkların önüne geçilebilir ve anormal yutkunma ve konuşma problemleri elimine edilebilir. Özetleyecek olursak; erken dönemde yapılan tedavi ile tüm dişler sürdükten sonra yapılacak olan tedavi kolaylaşabilir.
Ancak tedaviye geç kaldım düşüncesine kapılmayın!
Ancak geç kaldım düşüncesiyle yaşından dolayı metal tel takmak istemeyenlere de, diş tedavileri sınırsız hizmet sunmaya devam ediyor. Geleneksel metal teller ile kendini rahat hissetmeyen her yaştan hasta için lingual ortodonti iyi bir alternatiftir. Lingual ortodontiyi; erişkin hastalar, iş insanları, kısacası telleri görünsün istemeyen tüm hastalar sıklıkla tercih etmektedirler. Uygulama için yaş sınırı yoktur. Kalıcı dişlerin sürdüğü, 11-12 yaşlarından itibaren her yaşta hastaya uygulanabilir. Lingual braketler de, aynı klasik braketler gibi ilk 1 hafta hastaya hafif bir rahatsızlık verebilirler. 1-2 hafta sonunda dil, tellerin varlığına tamamen alışacaktır.
Şeffaf plakları da tercih edebilirsiniz
Diğer bir görünmeyen ortodontik tedavi seçeneği ise, şeffaf takıp çıkarılabilir plaklardır. Tel tedavisine yine aynı şekilde yaşından dolayı çekinen kişiler, şeffaf plaklar ile kolaylıkla diş bozukluklarını giderebilir. Şeffaf plak tedavisinde, hastalardan plaklarını günde 20-22 saat takmaları istenir. Plakların sadece gece takılması yeterli değildir, çünkü plak dişi hareket ettirmek için bir kuvvet uygular ve bu kuvvetin dişi hareket ettirebilmesi için bütün gün takılması gereklidir. Plaklar, ortodonti hekimlerinin ön gördüğü şekilde 1 hafta ya da 15 günlük periyodlarla değiştirilir.
Ortodonti Anabilim Dalı Kliniğimizde Uygulanan Tedavi Hizmetleri
- Hareketli aygıtlarla tedaviler,
- Metal ve şeffaf kapaklı braketlerle tedaviler
- Lingual (görünmeyen, dişlerin iç yüzeylerine takılan teller vasıtasıyla) tedaviler,
- Dudak-damak yarığı yenidoğan ve ileri yaş tedavileri,
- Ortognatik cerrahi (çene konumu değiştirme) hazırlığı,
- Şeffaf Plaklarla Tedavi,
- Çene Eklem Bozukluğu Tedavileri
HAREKETLİ AYGITLARLA TEDAVİLER
Hareketli ortodontik aygıtlar genellikle tek çeneyi ve tek dişi ilgilendiren hafif bozukluklarda, ya da büyüme ve gelişimden yararlanılarak çenelerin konumlarının düzeltilmesi gereken durumlarda kullanılır.
METAL VE ŞEFFAF KAPAKLI BRAKETLERLE TEDAVİLER
Sabit ortodontik aygıtlar, dişlerin üzerine yapışan ve tedavi süresince çıkarılmayan braketler, ve bu braketlerin içinden geçen tellerle yapılmaktadır. Braketler kişinin tercihine ve doktorun önerisine göre gümüş rengi, altın rengi, şeffaf/diş rengi, kapaklı veya kapaksız olabilmektedir. Klasik braketlerde teller braketlerin içine lastik veya ince bir tel yardımıyla bağlanır. Kapaklı braketlerde kullanılan özel kilit mekanizması sayesinde tellerinin bağlanması gerekmez, sürtünme kuvveti en aza indirgenir ve diş hareketlerinde gecikme olmaz. Klasik braketlere oranla daha konforlu bir tedavi alternatifi sunar.
Braket nedir?
Braket, halk arasında “diş teli” olarak adlandırılan ve diş çapraşıklarının, eğriliklerinin düzeltilmesi amacıyla kullanılan tıbbi bir materyaldir. Braketlerin yardımıyla dişler kısa ve uzun sürede değişiklik göstermekle beraber, hizalı bir şekilde sıralanır.
Braket çeşitleri nelerdir?
Metal braketler: Diş üzerine yapıştırılarak uygulanan ve diş teli dendiğinde ilk akla gelen türdür. Yüksek kalitede paslanmaz çelik malzeme kullanılarak üretilir.
Damon braketler: Self-ligating braket olarak da isimlendirilen bu modelde, kapak bulunur. Görünümü metal olan türe benzerdir. Ark teli, braketin oluk kısmından serbest bir şekilde kayabilir, bunu tutan kapaklardır. Bu modelde sürtünme azdır, bundan dolayı tedavi hızlı sonuç verebilir.
Seramik braketler: Estetik yönden son zamanlarda büyük ilgi görmeye başlamıştır. Seramik braketler opak beyaz renkte olup, metal olan braketlere göre bir tık daha büyük ölçüdedir. Bunun anlamı, yiyecek birikiminin fazla olabileceği anlamına geldiğinden bu braketi kullanan kişilerin ağız ve diş temizliğine çok daha fazla dikkat etmesi gerekiyor.
Invisalign (telsiz tedavi): Bilinen diş telleri yerine şeffaf ve hareketli yapıda plaklar kullanılan bu yöntemde; plaklar kişiye özel ölçü alınmış olarak hazırlanır. Plak sayısı dişlerdeki çapraşıklık durumuna göre değişebilir.
Lingual braketler: Lingual braketlerin maliyeti diğer braket maliyetlerine göre daha fazladır. Kişiye özel hazırlanır; dişlerin ön yüzeyine değil, arkasına yerleştirilir. Dolayısıyla konuşma ve gülümseme esnasında görünmezler. Estetik yönden kaygısı olan kişiler için ideal bir tedavi yöntemi olduğunu söyleyebiliriz.
Braketler neden kırılır?
Braketler dayanıklı malzemelerden üretilir, bu nedenle çok sık kırıldığına şahit olmayız. Nadiren yaşanan bu durumun sebebi genellikle sert yiyeceklerin tüketiminden kaynaklanıyor. Kabuklu sert yiyeceklerin dişlerle kırılması veya ısırılması ile braketlerde kırılma görülebilir.
Kırılmaya neden olan bir diğer faktör ise uygulama sırasında kullanılan yapıştırıcı malzemenin zaman geçtikçe zayıflayarak yerinden çıkmasıdır. Kırılma olmasa bile yapıştırıcı malzemenin zayıflaması ve braketlerin çıkmasına neden olması durumunda yeniden yapıştırılması gerekir. Aksi taktirde, tedavinin başarısı zarar görebilir.
LINGUAL TEDAVİLER (Görünmeyen, Dişlerin İç Yüzeylerine Takılan Diş Teli)
Dişlerin iç yüzeylerine yapıştırılan tellerle yapılan ortodontik tedavidir. İç yüzeylere yapıştığı için “görünmeyen” bu tellerle dişlerin çapraşıklıkları düzeltilirken, ağzın görünümü son derece doğal ve estetik kalmaktadır. Lingual braketler prensip olarak her yaşta uygulanabilir. Her türlü ortodontik tedavide olduğu gibi, lingual braketlerin kullanılabilmesi için de dişlerin ve dişetlerinin sağlıklı olması gerekir.
DUDAK-DAMAK YARIĞINDA YENİDOĞAN VE İLERİ YAŞ TEDAVİLERİ
Anne karnında ilk 8 haftalık dönemde bebeğin üst çene ve dudak bölgesindeki yapıların birleşememesi nedeniyle ortaya çıkan bir bozukluktur. Halk arasında tavşan dudak olarak bilinir. İlk ameliyatın ve burun estetiğinin daha başarılı olabilmesi için bu bebeklere doğar doğmaz “nazoalveolar şekillendirme” uygulanır. 7-8 yaşlarına geldiğinde çene darlığı ve geriliği görülebileceği için kısa süreli bir ortodontik tedavi görmesi gerekebilir. Daimi dişlenmesi tamamlandığında sabit tellerle dişler ve kapanış düzeltimi yapılacak, varsa eksik dişlerin protetik tedavisi ile de bu uzun süreli yolculuk mutlu bir şekilde sona erecektir.
ORTOGNATİK CERRAHİ HAZIRLIĞI (Çene Konumu Değiştirme)
Çenelerin konumları arasındaki uyumsuzluklarda, durumun şiddetine bağlı olarak, sadece ortodontik tedavi yeterli olmayabilir. Bu durumlarda ortodontik tedaviyle beraber çenelerin de konumlarının değiştirilmesini sağlayan ortognatik cerrahi desteği gerekir. Bu ameliyat yardımıyla çiğneme ve konuşma düzelmekte, çene, yüz ve yumuşak dokularda estetik sonuçlar elde edilmektedir.
ŞEFFAF PLAKLARLA TEDAVİ
İlerleyen teknolojiyle beraber görüntüsü açısından ortodontik tedaviden çekinen hastalar için gelişmeler oluşturmaktadır. Yazılım ve üç boyutlu yazıcılarla oluşturulan şeffaf plaklarla dişlerin düzeltimi mümkündür. Kişiye özel üretilen şeffaf apareyler, yemek yerken çıkarılmaları ağız bakımının devam ettirilmesindeki yarattıkları kolaylıklar sayesinde rahat kullanım sağlar.
ÇENE EKLEM BOZUKLUĞU TEDAVİLERİ
Yüze yansıyan ağrılar çok çeşitli olabilmektedir. Göz çevresine, kulak ön bölgesine, yanak kaslarına, çene altına ve şakaklara yansıyan ağrıların yaygın nedenlerinden biri de çene eklemi (Temporomandibular Eklem – TME) rahatsızlığı olabilmektedir. Hastanın ağrılarının nedenini ortaya koymak ve tedavisini gerçekleştirebilmek amacıyla çene cerrahı, protez uzmanı, ortodontist, kulak burun boğaz uzmanı, psikolog ve fizik tedavi uzmanının tedavi sürecinde koordinasyon içerisinde çalışması önemlidir. Hastalığın cerrahi olmayan tedavi seçenekleri arasında stres tedavisi, eklem plağı, ilaç tedavisi, fizik tedavi gibi alternatifler bulunmasının yanı sıra; hastalığın nedenlerinin ortadan kaldırılmasında ortodontik tedavi ve protetik restorasyon da gerekli olabilir.
Ortodontik Diş Tedavileri İçin Diş Azaltmak Doğru Mudur?
Ortodontik diş tedavilerinde eğer gerek varsa diş azaltılabilir. Fakat bunun tanısı ve işleminin yapılabilmesi için mutlaka uzman diş hekimine görünmeniz gerekir. Doktorunuzdan eminseniz bu işlemin sonunda siz ve dişlerinizde herhangi bir zarar görmeyecektir. Ortodonti tedavinizin devamı için faydalı olacaktır. Bazı ortodontik tedavilerde yer kazanmak gerekir. Bunun için diş azaltmak iyi bir yöntem olacaktır. Bu yöntemin yapılış amacı ise komşu dişlere zarar vermesinin istenilmemiş olmasıdır. Diş eksiltmenin devamında hemen tedavi yapılmalıdır. Eksiltilen dişlerin yerlerinde boşluk kalmayacaktır. İlk amaç tedavi işlemlerini çekimsiz yapmaktır. Fakat ihtiyaç duyuluyorsa çekim sağlanır. Tedavinizde en iyi yanıtı diş hekiminiz verecektir. Muayene olmayı mutlaka unutmayın.
Ortodontik Tedavide Çekim Neden Gerçekleştirilir?
Ortodontik tedavi işlemlerinde bazı durumlarda diş çekimi yapılması gereklidir. Çekimlerin gerçekleştirilme nedenlerini sıralayacak olursak; çenedeki darlığı onarmak, diş alanında yer genişletmek, dişlerin sıralanmasındaki bozukluklar ve yapının en normal düzeye getirilmesi olarak sıralayabiliriz.
Diş Çekimi Kararı Nasıl Verilir?
Hastanın dişlerindeki çapraşıklık oranına, dişlerin ölçüsüne, hastanın çene ve kemik yapısına ve görüntüleme teknikleri uygulanarak röntgenlerine bakılmalıdır. Bazı durumlarda yer darlığının ölçülmesinde modelleme yetmemektedir. Uzman bir ortodontist tarafından muayene olmayı unutmayın.
Diş Eksiltilince Dişler Arasında Boşluk Kalır Mı?
Ortodonti tedavisi öncesinde çekilen dişlerin ardından kalan boşluklar ortodonti tedavisi uygulandıktan sonra bu başlıklar kalmaz. Diş çekildikten sonra diş telleri yardımıyla boşluklar kapatılır. Çene kemiğinde yaptırılan hareketlilik ile dişler boşluğa yerleşir. Dişlerin diğer taraflarında kalan boşluklar ise kemik oluşumları ile kapanır. Hastanın estetik görünümünde sorun yaşanmaz.
Yetişkin Bireylerde Sürekli Dişlerde Neden Çekim Yapılır?
Yetişkin bireylerde diş çekimi dişlerin düzgün görünmesi için yapılır. Mesela gömük kalan bir dişiniz var ise; yirmilik dişler gibi ve çenede sıkışıklığa neden oluyorsa bazı çürük olmayan dişlerde çekim yapılabilir. Hastalar çoğunlukla çürük olmayan dişlerin çekileceğini duyduklarında çektirmek istemeyebiliyorlar. Fakat dişlerin düzgün estetik bir görünüme sahip olması için dişler düzelse de yeterli alan olmadığından tekrar bozulmalar olacaktır. Dişlerinizin görünümünün kalıcılığı için dişinizin çekilmesi size olumlu dönecektir. Ama şunun da hatırlatılması gerekir ki her hastada çekim gerekli olmayabilir.
Diş Teli Lastiği Nedir?
Diş teli lastiği farklı kalınlıklarda olabilir. Ortodontik tedavilerde dişlerimizin istediğimiz yönde hareketine yardımcı olurlar. Genellikle kullanım zamanları ve aşamaları ortodontik tedavinin son noktaları olur. Yani son dokunuş olarak söylenebilir. Dişler arasındaki ilişkiyi onarmak amacı ile kullanılır.
Diş Lastiği Kaç Çeşittir? Çeşitleri Nelerdir?
Diş lastikleri boyutları ve kullanım amaçları olarak çeşitlere ayrılır. Uygulanacak olan alana ve dişlerin hareketine göre farklı kalınlıklarda kullanılabilirler. Çene de farklı dişlere de uygulanabilir. Farklı dişlere uygulanabildiği gibi çeneler arasında da kullanılabilir.
Diş Teli Lastiğinin Kullanımı Nasıldır?
Diş teli tedavisinin olumlu geri dönüşümler vermesi ve tedavinin güzel bir şekilde tamamlanması için diş lastiklerinin hekiminizin belirleyeceği sürelerde ve şekillerde takılması büyük önem taşıyor. Unutulmamalıdır ki kullanılan lastikler her hasta da farklılıklar gösterebilir. Diş lastiklerinden istenilen etkiyi alabilmek için yemek yediğiniz zaman dilimi hariç kalan sürelerde sürekli kullanılması gerekir. Eğer istenilen sürelerde kullanılmaz ise verimlilik sağlanılamaz. Diş hareketleri istenilen gibi olmaz. Bu da tedavi süresinin uzamasına neden olabilir. Lastikler yapıları gereği gevşemeye müsaittir. Bu nedenle 24 saatte bir değiştirilmesi gerekir. Kullanılmaya başlandığında ilk zamanlarda hassasiyet meydana getirebilir. Fakat bu durum ileriki zamanlarda geçecektir. Hassasiyetin nedeni dişlerin hareketinden kaynaklı olacaktır.
Ortodontik Tedaviler Herkese Uygulanabilir Mi?
Ortodontik tedaviler her yaştan kişiye uygulanabilir.
Dişlerinde çarpıklık meydana gelen kişilere uygulanabilir.
Gece uykularında ağzı açık uyuyan ve horlayan kişilere uygulanabilir.
Parmak emme alışkanlığı olan kişilerde ve biberon kullanan çocuklarda kullanılabilir.
Çene bozukluklarında kullanılabilir.
Son olarak diş aralarında boşluk oluşan kişilerde uygulanabilir.
Diş Teli Taktıran Kişilerin Nelere Dikkat Etmesi Gerekir?
Ortodonti tedavisi uygulanan kişilerin tedavi sonrası öncelikli olarak doktorlarının dediklerini birebir aksatmadan uygulamaları gerekir. Bir diğer önemli husus ise ağızda hijyen sağlanmasıdır. Sadece diş teli takıldıktan sonra değil her zaman ağız hijyenine dikkat edilmesi gerekir. Hijyene dikkat edilmeyen ağızlarda koku görülebilir. Düzenli olarak günde 2 defa olmak üzere dişler fırçalanmalıdır.
Üst çene darlığına neden olan faktörler nelerdir?
Kişinin ağız yapısının sağlıklı olması, her yaş grubu için önemli bir noktadır. Üst çene darlığı, çocukluk dönemde tedavi edilmesi gereken ağız ve diş sağlığı sorunu olup, asıl sebebi çocukların gelişim dönemlerindeyken; burun yolu ile değil, ağız yolu ile solunum yapmalarıdır. Bu durum ise; bademciklerden, eğik olan burun kemiğinden, geniz etinden, anatomik nedenlerden kaynaklanıyor olabilir. Üst çene darlığı olan çocukların genel olarak yorgun bir surat ifadeleri vardır ve konsantrasyon bozuklukları ile hemen fark edilebilirler. Yüzleri ise uzamaya meyillidir.
Üst çene darlığı kimlerde görülür?
Daha çok bebeklik döneminde uzun süre yalancı emzik ve biberon kullanan kişilerde, yine bebeklik ve çocukluk dönemlerinde parmak emme alışkanlığı olmuş kişilerde görülür. Solunum yolu rahatsızlıkları; üst çene darlığı ile birlikte birçok diş problemlerini de birlikte getirir. Solunum yolu rahatsızlıkları uzun süre tedavi edilmediği takdirde; bu rahatsızlıklar kronik hale gelerek, çocuk ağızdan solunum yapmayı alışkanlık hale getirir. Bu durumda ise çene yapısı ve çene yapısı ile birlikte dişlerin yapısı da olumsuz yönde etkilenir. Çok ciddi değişmeler ve anormal görüntülerin oluşması söz konusudur.
Dişler çarpık olarak çıkıyor!
Üst çene bölgesinde darlık olması, bazı ortodontik problemlerin görülmesine yol açmaktadır. Bunların en çok görüleni ve bilineni; dişlerde meydana gelen çarpıklıktır. Üst çene dar olduğu için; çocuğun çıkacak yeni dişleri çene kemiği içerisinde yer bulamayıp, çarpık olarak çıkacaktır. Aynı zamanda, dişler tam olarak kapanamadığı için çiğneme fonksiyonu tam olarak yerine getirilemez. Bu durum; çocuğu rahatsız ederek, farklı rahatsızlıkların görülmesine de temel hazırlayabilir.
Bir başka nokta ise çene kemikleri tam olarak kapanmaz ve alt çene kapanmayı yapmak için sağ ya da sol tarafa doğru kayma meyilinde olur. Bu durum ise çocuğun büyümesi döneminde, çenesinin normal dışında görünmesine yol açar.
Bu olumsuz sonuçlar nedeniyle, üst çene darlığı; erken yaşlarda teşhis ve tedavi edilmesi gereken büyük bir problemdir.
Tedavi için en uygun yaş aralığı 7-8 yaş!
Üst çene darlığının tedavi edilmesi için en uygun yaş aralığı; 7-8’dir. Erken yaşlarda teşhis edilmesi durumunda, darlık problemi; hareketli ortodontik apareylerle ve hareketli plaklarla başarılı bir şekilde tedavi edilebilmektedir. Fakat; 13-14 yaşlarına gelmiş çocukların tedavi süreçlerinde hareketli apareyler kullanılamamaktadır. Bunun yerine; sabit genişleticiler kullanılır.
Unutmayın! Hiçbir şikayeti olmasa dahi çocuğunuzu erken yaşlarda diş hekimine götürmek için göstereceğiniz özen, onun yaşam kalitesini etkileyecektir.
Diş telleri konuşmayı etkiler mi?
Ortodontik tedavi öncesinde, takılacak diş tellerinin konuşmayı etkileyip etkilemeyeceği kişiler için bir soru işaretidir. Özellikle yetişkin bireyler için bu soru işaretinin kaynağı; iş ve sosyal yaşantılarıdır. Taktıracakları diş tellerinin, konuşmalarında sorun yaratabileceğini düşünen ve bu endişeye kapılan pek çok kişi ortodontik tedaviden vazgeçmektedirler.
Bu soruyu yanıtlandıracak olursak; tel tedavisinin konuşmayı doğrudan etkilemediğini söyleyebiliriz. Yalnızca; tellerin takıldıktan sonraki 1 haftalık süreç adaptasyon süreci olacağı için konuşma esnasında çok ufak bozukluklar meydana gelebilir. 1 hafta sonrasında ise bu ufak bozukluklar tamamen kaybolmuş olacaktır.
Ortodontik bozukluklar neden tedavi edilmelidir?
“Diş teli tedavisi konuşmamı etkiler mi?” sorusuna başka bir bakış açısı ile baktığımızda, diş tellerinin neden takılması gerektiğinin yanıtını da vermiş oluruz. Dişlerde meydana gelen çapraşıklarının tedavisi; ancak diş teli tedavisi ile sağlanabilir. Kişinin sağlıklı bir ağıza ve diş yapısına sahip olabilmesi için yapılan tel tedavisi ile çiğneme ve konuşmadaki bozukların düzeltilerek, çeşitli diş eti rahatsızlıklarının önüne geçilmesi sağlanır. Kısacası; ortodontik tedavi, konuşmayı bozmaz; aksine konuşmanın çok daha akıcı olmasını sağlar. Bu konudaki endişeleriniz, tellerinizi taktırdıktan sonra kaybolacaktır.
Akıcı konuşmayı sağlayan ortodontik tedavinin avantajları nelerdir?
Ortodontik tedavinin;
Yüz estetiğine olan katkıları
Hoş bir gülümseme sağlaması
Akıcı ve anlaşılır bir konuşma kazandırması
Kişinin çiğneme fonksiyonlarını güçlendirmesi
Çene ve eklem bozukluklarının önüne geçilmesini sağlaması
Diş eti rahatsızlıklarının engellenmesi
Diş çürüklerine olan yatkınlığın azaltılması gibi avantajları, bu tedaviyi tercih etmenizi sağlar.
Konuşmacılar, yöneticiler ve eğitimciler için ortodontik tedavi!
Diş eti rahatsızlıkları bulunan, dişlerinde eksiklik ve çapraşıklar olan, mesleki yönde toplum içerisinde oldukça sık bulunan;
Aktörler
Haber spikerleri
Liderler, konuşmacılar ve yöneticiler
Halkla ilişkiler ve pazarlama çalışanları
Eğitimciler, öğretmenciler, yaşam koçları için güzel bir görünüm ve konuşma oldukça önemlidir ve tel tedavisinden yararlanmaları tavsiye edilir.
“Diş telleri konuşmayı etkiler mi?” sorusuna verdiğimiz cevap ile içinizi rahatlattığımızı düşünüyoruz. Konuşmanızda meydana gelebilecek bozukluklar, sizi asla korkutmasın. Uygulanacak tel tedavisi sonrasında, telleriniz çıkartıldığında çok daha anlaşılır ve akıcı bir şekilde konuştuğunuzu fark edeceksiniz. Dikkatlerin üzerinizde olduğu, başarılı ve takip edilen bir yönetici vasfına sahip olacak, mesleki özgüveninizi artıracaksınız.
ORTODONTİK TEDAVİ GÖREN HASTALARIN DİKKAT ETMESİ GEREKENLER
Yüz ve çene bölgesindeki bozuklukların teşhis ve tedavisi ile ortodonti ilgilenir. Ortodontik tedavi gören bir hastanın, tedavi süresi boyunca disiplinli ve sabırlı olması gerekir. Tedavide aksaklıklar yaşanması istenmeyen sonuçlar yaşanmasına sebep olabilir. Ortodontik tedavi süreci ağız bakımının daha fazla önem kazandığı bir dönemdir.
Hastaların ortodontik tedavi süresi boyunca dikkat etmesi gerekenler nelerdir?
Yiyecek ve içecek seçimine dikkat edilmelidir: Tedavi süresi boyunca diş minesine zarar veren ve braketlerin yapıştırılmasında kullanılan maddeyi eriterek kopmalara sebep olan, asitli tüm içeceklerden uzak durulmalıdır. Sakız ya da şeker gibi yapışkan gıdalar da diş tellerinize zarar vereceği için uzak durulmalıdır. Sert ya da çekirdekli yiyeceklerden de uzak durmakta faydalı olacaktır. Kiraz, erik, zeytin gibi gıdalar yalnızca çekirdeklerinden ayrıştırıldıktan sonra tüketilmelidir. Fındık, fıstık, badem gibi yiyeceklerden de tedavi boyunca kaçınılmalıdır. Tedavi sırasında braketlerinizin kopması ya da hasar görmesi tedavi süresinin uzamasına sebep olacaktır.
Dişlerinizi fırçalamaya özen gösterin: Her yemeğin ardından dişlerinizi mutlaka fırçalamalısınız. Düzenli fırçalanmayan dişler arasında biriken yiyecekler bakteri oluşmasına uygun bir ortam yaratır. Gerekli ağız bakımının sağlanmaması sonucunda diş etlerinde oluşan iltihaplanmalar ve kanamalar, asit salgılanmasına neden olur. Normal şartlarda günde iki kez fırçalanan dişler, ortodontik tedavi sürecinde, her yemekten sonra gerçekleştirilmelidir.
Diş telleriniz için doğru fırçayı seçin: Doktorunuz bir diş fırçası kullanmanızı önerirse bunu mutlaka satın alın. Özellikle bir diş fırçası önermediyse eczanelerde satılan ve diş telleri için özel olarak üretilen, orta sertlikteki diş fırçalarından satın alabilirsiniz.
Ortodontik aygıtlarınızın kullanımını ihmal etmeyin: Tel ve braketlerinizin yanında, doktorunuz herhangi bir ek apart kullanmanızı isterse bunu da özenle kullanmalısınız. Doktorunuzun önerdiği süre ve şekilde kullanılmayan aparatlar da tedavi sürecinizin uzamasına ve tedavinin zor süreçlere girmesine sebep olabilir.
Disiplinli ve sabırlı olun: Ortodonti tedavisinde hastanın titizliği ve disiplinli olması en önemli noktadır. Her kontrolde diş etlerinize tedavi uygulandığı için bir günün bile aksamaması gerekir. Bu sebeple tedavinizi hayatınıza göre değil, hayatınızı tedavinize göre şekillendirmeniz gerekecektir.
Diş teli bakımı neden önemlidir?
Ortodonti tedavisinde; ağız, diş ve diş teli bakımının yerine getirilmesi çok önemlidir. Temizliğin bir bütün olarak sağlanamaması durumunda; diş eti iltihaplanmaları, diş çürükleri ve ağız kokuları gibi durumlar meydana gelebilir. Bu sorunlar ile karşılaşmamak için; tellerinizi taktırmadan önce gösterdiğiniz özenin iki katını göstermeniz yeterli olacaktır.
Diş telim var, dikkat etmem gerekenler neler?
Öncelikli olarak, diş hekiminizin tavsiye ettiği diş fırçasını satın alın. Bu fırçalar genellikle yumuşak uçlu, baş kısmı küçük boyutlu ve düz model fırçalardır.
Bu süreçte; elektrikli diş fırçaları pek tavsiye edilmez; ancak hekiminiz uygun görürse düşük hızda kullanmanıza izin verebilir. Eğer; tercihiniz elektrikli diş fırçalarından yana olacak ise yüksek hızda kullanmamaya dikkat edin. Aksi halde; diş telleriniz ve braketleriniz zarar görebilir.
Dişler günde 3 defa fırçalanır. Ancak, diş teli olan kişiler; bu rutinin 2-3 katına kadar çıkmalıdır.
Kullandığınız diş fırçasının yanı sıra; diş aralarına da ulaşabilmek için arayüz fırçası kullanmayı tercih edin.
Ağız ve diş temizliğinin sağlanmasında önemli bir ürün olan diş ipi ile dişlerinizin arasını temizlemeyi ihmal etmeyin.
Diş arayüz fırçası nasıl kullanılır?
Arayüz fırçaları, herkes tarafından kullanılan bir üründür; ancak diş teli tedavisi gören kişilerin özellikle kullanması çok önemlidir. Diş fırçasının ulaşamadığı bölgelerin temizliğini sağlayan arayüz fırçaları; braketlerin ve diş tellerin aralarına ulaşarak hijyeni sağlar. Ortodonti fırçalarına göre daha sert yapıda oldukları için çok bastırmadan hafif bir şekilde fırçalanmalıdır. Bu işlemi normal diş fırçalama işleminden sonra yapabilirsiniz.
Diş teli takanlar diş ipini nasıl kullanmalıdır?
Diş teli olan kişiler; ağız bakımlarını, diş ipi kullanımı ile desteklemelidir. Bu ürün, diş teli olmayan kişilerde daha rahat kullanılıyor olsa da ürünün nasıl kullanılacağı doğru bir şekilde öğrenilir ise ip kolay bir şekilde kullanılabilir. Bu konuda bilgi sahibi olmayan pek çok kişi, diş ipi kullanımı esnasında diş tellerine veya braketlere zarar verebilir. Bu durumu önlemek için; diş ipi kullanımı öncesinde, diş hekimine danışılmalıdır. Bu ürünü kullanmayı alışkanlık haline getirerek; tartar ve diş taşı oluşumunu en aza indirebilirsiniz.
Ortodonti Hekimlerimiz

Doç. Dr. Göksu TRAKYALI
Ortodonti

Doç. Dr. Sanaz SADRY
Ortodonti

Doç. Dr. Ufuk OK
Ortodonti

Dr. Öğr. Üyesi Ayşe KARKAÇ
Ortodonti

Dr. Öğr. Üyesi Deniz Berk BEKAR
Ortodonti

Dr. Öğr. Üyesi Serkan ÖZTÜRK
Ortodonti

Dt. Fatih TEMUÇİN
Ortodonti